17.12.09

Hayat devam ediyor, ben yazmasamda


Bu akşam bloguma yazamama durumuna son veriyorum.
uzun zaman oldu bloguma giremiyordum.Önceden mailime geliyordu yaptığınız yorumlar, ama son zamanlarda ne mail geliyor ne de bloguma girebiliyordum.Hani en son demiştim ya işsizler
alemine gireceğim diye.Evet aynen öyle oldu.Bu durumda bloga da giremeyince gerildim baya.
Benim acilen tatile, geziye, kampa vb.. gitmem gerek.Ya valla tamamen bi değişim olması lazım hayatımda. Gidip kafamı dağıtmam lazım.Yazarken bile heyecan kapladı içimi.Ama bırak tatili ben dibimdeki sahile bile gidemedim yaz boyunca.
İşsiz kalmak ne demekti başıma gelmeyene kadar bilmezdim.Çünkü bi işim vardı ya ozamanlar.Ancak sonradan işler tepetaklak olunca birden hopp hoşgeldin işsizlik.İşte bu süre içerisinde herşey birbirine girdi karmançorman oldu. zor günler beni bekliyor.

Şu evde olduğum dönem içerisinde de hayatım başka bi yön aldı sanki.Biraz da monotonlaştı.Öğlene doğru kalkıyorum. Bikere bu benim hiç sevmediğim bir durumdur.Tamam bende seviyorum uyumayı ama böyle suyunu çıkarmadan, mesela günde 8 saat. Ayılar bunun bokunu çıkarıyolar ya aynen bende öyle yapıyorum.Ya hayvanlar nasıl beceriyor bütün kış uyumayı aklım hayalim almıyor.Fazladan uyuduğum her dakika hayata ettiğim nankörlükmüş gibi geliyor ama sonra düşünüyorum kalksam napıcam ki.?bi işim yok gideyim.Kitap okuyayım desem ona birsürü zamanım kalıyo film izlesem onada yeterince zamanım oluyor.Aslında geceleri gündüzlerden daha çok severim ben.Bide günün iyi geçmişse akşamın keyfi başka oluyor.Gece de huzur var ruh var tamamıyla.
Kaç gündür akşamları dizilere sardım kendimi.Yavaş yavaş hayatımı ele geçiriyorlardı neredeyse, taki ben rüyamda bütün dizi karakterlerinden karma bi senaryo görene kadar.yaprak dökümündeki oğuz bana aşık olmuş, bu kalp seni unuturmu daki gibi işkence gürürken kurtarıyordu beni, ardından ferhunde bana hain planlar kuruyor, birden kavak yellerindeki denizin kollarında aşk yaşıyorum mineyi çatlata çatlata, bi bakıyorum bizi ayırmakla uğraşan mürsel süzülüyo karşımda.yürü git lan diyorum en şahane repliğini kullanarak..tek dileğim şu kabuslar 2009 da kalsın ve 2010 a süper bi şekilde gireyim.. yani;
iş bulayım herşeyden önce,
daha sosyal bi hayat,
sevdiklerime yakın olayım,
sağlık eksik olmasın,
mutluluk ve huzur limitsiz olsun,

.....yeni yıla nasıl girersen öyle gider mantığına inanıyorum aslında.gecen sene ot gibi evde girdik bizimkilerle.bu yılımda aynen ot gibi geçti.yeni yıla aşkı memnuyu izleyerek girince bihter gibi olursunuz demiyorum yada sarhoş girip bütün yıl ayyaş dolaşırsınızda demiyorum tabiki.ama en azından eğlenerek girmek daha güzel.

.....yeni yıl geliyor ama içimde hiç bi kıpırtı yok çünkü her yeni yılda dünya yine aynı durmadan dönmeye devam ediyor, kötü yönde değişime uğruyor, bi başka oluyor, hiç gülümsemiyor.sadece tarih değişiyor.geriye kalansa sadece dileklerim oluyor..
dileklerimin her ne kadar gerçek olmasını istiyorsam da her sene, bu defa bir sonraki sene için tekrar hayal olan şeyler olmasın istiyorum..