Bayram artık çocuklara bayram bizden de geçti gitti.Büyüdükçe uzaklaşıyorum bu günden.
Büyüdüğümden beri, çocukkenki havasını bitürlü yakalayamadım.Küçükken anlamlıydı.
Büyüdüm eşşek kadar oldum.Topuklu ayakkabılar giyiyorum, makyaj yapıyorum..çocukluktan eser kalmadı yani.Büyümek herşeyi bilmek, bildiğin sorumluluklar altında ezilmektir ve zamanın nasıl geçtiğini anlayamamak.Kırılıyorum..üzülüyorum..anlayamıyorum..büyüdüm ben diyorum.
Meğer büyümek yıpranmak demekmiş.Çocukken aldığın tatları alamamakmış.
Ama yine de her bayram erken kalkıyoruz, hepbirlikte güzel bi kahvaltı yapıyoruz, bayramlaşıyoruz, misafirlere kolonya şeker ikram ediyoruz, akşam güzel yemekler pişiriyo anam...vs.Bazı şeyler üstüste tekrarlanınca pek anlamı kalmıyo galiba. Elini öpecek bi baban, sarılcak annen, şeker ikram edecek dostların yoksa bayram hiçbişey ifade etmiyor.Aileden uzak bi memleketteysen değeri ozaman başka olur.
"küçükken iki kişi oturduğumuz kapının eşiğine, şimdi tek başıma sığamıyorum. insan büyüdükçe yalnız mı kalıyor ne?" demiş ya sunay akın çok da güzel tarif etmiş.Büyümek insanı farklı bi kalıba sokuyor.Mesela ben duygusallaşıyorum, ciddi oluyorum, masumiyetim yok oluyo, birine iyi birşy yapacağım zaman önce bi düşünüyorum..kısacası zaman geçtikçe bu oyunlar beni yoruyor.
Şimdi mantıken düşünürsek her insan değişime uğruyor.Belki bu değişim tam olarak yıkıp yeniden yapılandırma olarak tanımlanmaz.Hatta bazen içinde bulunduğumuz çevre şartlarına göre de değişime uğruyoruz.Aslında sürekli bi değişim içerisinde olduğumuza göre..değişim hayatın ta kendisidir..En çok zoruma giden de kendimdeki bu değişimin farkına varmak.Mesela insan değişime uğradığı süreçte elindeki, çevresindeki bütün yaşamına ortak ettiği canlı cansız herşeyi değiştirme çabasına giriyor.Eski sevgiliyi bile yolda görünce 'ben nasıl bununla arkadaş olmuşum yaf?' diyebiliyoruz.Sonra kıyafetlerde de bu böyle olur.Yaz bitti, kışa girerken bütün kışlıkları dolaplara diziyorum.Ama eskileri görünce eleme yapıyorum direk.Çünkü ben değiştim artık...
Ama yine de her bayram erken kalkıyoruz, hepbirlikte güzel bi kahvaltı yapıyoruz, bayramlaşıyoruz, misafirlere kolonya şeker ikram ediyoruz, akşam güzel yemekler pişiriyo anam...vs.Bazı şeyler üstüste tekrarlanınca pek anlamı kalmıyo galiba. Elini öpecek bi baban, sarılcak annen, şeker ikram edecek dostların yoksa bayram hiçbişey ifade etmiyor.Aileden uzak bi memleketteysen değeri ozaman başka olur.
"küçükken iki kişi oturduğumuz kapının eşiğine, şimdi tek başıma sığamıyorum. insan büyüdükçe yalnız mı kalıyor ne?" demiş ya sunay akın çok da güzel tarif etmiş.Büyümek insanı farklı bi kalıba sokuyor.Mesela ben duygusallaşıyorum, ciddi oluyorum, masumiyetim yok oluyo, birine iyi birşy yapacağım zaman önce bi düşünüyorum..kısacası zaman geçtikçe bu oyunlar beni yoruyor.
Şimdi mantıken düşünürsek her insan değişime uğruyor.Belki bu değişim tam olarak yıkıp yeniden yapılandırma olarak tanımlanmaz.Hatta bazen içinde bulunduğumuz çevre şartlarına göre de değişime uğruyoruz.Aslında sürekli bi değişim içerisinde olduğumuza göre..değişim hayatın ta kendisidir..En çok zoruma giden de kendimdeki bu değişimin farkına varmak.Mesela insan değişime uğradığı süreçte elindeki, çevresindeki bütün yaşamına ortak ettiği canlı cansız herşeyi değiştirme çabasına giriyor.Eski sevgiliyi bile yolda görünce 'ben nasıl bununla arkadaş olmuşum yaf?' diyebiliyoruz.Sonra kıyafetlerde de bu böyle olur.Yaz bitti, kışa girerken bütün kışlıkları dolaplara diziyorum.Ama eskileri görünce eleme yapıyorum direk.Çünkü ben değiştim artık...
İki sevgili arasındada mutlaka olması gerekli.2 farklı insan 2 ayrı dünya gibi.Bu insanların birbirine uyum sağlamaları lazım.O yüzden belli başlı durumlarda ortak yolu bulmak adına değişimler yaşamaları gerekiyor.
Değişim iyidir..İnsan her anlamda değişime mutlaka açık olmalı.Sabit fikirli, dik başlı olarak değişime kapatmamalı insan kendisinii.Yoksa ömür boyu aynı pencereden hayata takılır durursnuz.
Değişim iyidir..İnsan her anlamda değişime mutlaka açık olmalı.Sabit fikirli, dik başlı olarak değişime kapatmamalı insan kendisinii.Yoksa ömür boyu aynı pencereden hayata takılır durursnuz.
.....
bu yazıyı yazdım ama bloguma giremiyorum kaç gündür.Ayrıca yorumlar önceden mail olarak geliyordu mail adresime..ama artık çoğu yorumlar mail olarak gelmiyor.yorumcular bulutundan takip ediyorum.Neden böyle oldu anlamıyorum..oynatmaya az kaldı..kendine gel blog..
bu yazıyı yazdım ama bloguma giremiyorum kaç gündür.Ayrıca yorumlar önceden mail olarak geliyordu mail adresime..ama artık çoğu yorumlar mail olarak gelmiyor.yorumcular bulutundan takip ediyorum.Neden böyle oldu anlamıyorum..oynatmaya az kaldı..kendine gel blog..